Lüks Konutlar
Elle Decor Dergisinde yayımlanmak üzere Lüks Konutlar ile ilgili yazdığım yazının tam metni.
Lüks, kelime anlamı ile giyimde, eşyada, harcamada aşırı gitme, gösteriş, şatafat demektir. Ancak, öylesine sübjektif bir kavramdır ve ölesiye hatalı kullanılmaktadır ki, konut mimarlığı jargonunda da kendisine bu anlam metamorfozu ile yer bulmuştur.
Henüz yer sofrasında yemek yiyen birisi icin yemek masası kulanmak, alaturka tuvaletten alafrangaya geçmek, hatta taharet musluğu yerine bide, perinel sprey kullanmak çok mu çok lüks kabul edilir? Bir mimar olarak anlayamadığım diğer şey de, insanların neden gösterişli, harcamada aşırıya giden, şatafatlı konutlarda oturmak istediğidir. Bence 1900’lerin hemen başından itibaren tüm dünyaya damgasını vuran modernist mimari anlayışının kavramsal olarak getirdiği, fonksiyonun asıl olduğu, içinde oturana tabi ki, güncel teknolojileri rahat ve kullanıcı dostu bir biçimde kullandıran, yalın, karmaşaya mahal vermeyen, tasarım ve kullanım olarak akıllı (smart) ekonomik, yenilikçi her şey bugün Türkiye’mizde anlaşılan “Lüks” konutların yerini almalıdır.
Etimolojik kökenine inildiğinde kelimenin, aslen Fransızcadan geliyor olması, islam toplumlarında ise tekil bir kelime olmamasına rağmen varolan anlamının günahla eşdeğer olması, nasıl da bir ironidir, çelişkidir, keza bugün gerçek anlamda lüks olan mimari projelerin büyük çoğunluğu petrol ve ticaret gelirlerini nasıl harcayacağını bilemeyen Arap Yarımadasında bulunmaktadır.
5 yıl öncesine kadar lüks konut deyince akla; ithal malzemeler ile donatılmış, yüzme havuzu, sosyal tesisi, çocuk oyun alanları gibi özellikleri bulunan konut projeleri gelmekteydi. Özellike büyük şehirlerde ve İstanbul gibi metropol kentlerin merkezinde ya da merkeze yakın yerlerinde bu projelerin uygulama alanlarının bulunmasında güçlük yaşandığı için; firmalar, talepleri şehir merkezinden uzak bölgeler içinde geniş alanlarda hayata geçirmeye başladılar. Fakat konut arz-talebinde oluşan canlanma ile beraber lüks konut tanımlamaları da değişiklik göstermeye başladı. Özellikle İstanbul gibi m2 fiyatlarının çok yüksek olduğu ve geniş alanların bulunmasında sıkıntı çekilen bir şehirde bu tip binalar deprem emniyetleri de en üst düzeyde düşünülerek gittikçe yükselmeye ve gökdelen olarak tabir edilen yapılar olmaya başlamışlardır. Lüks konut terimi gösteriş açılımından akıllı ev açılımına doğru yol almış; lüks beklentisi konfor, kullanışlılık, teknoloji ve güvenlik üzerine yoğunlaşmıştır. Mümkün olan en az alanda en fazla konforu ve teknolojiyi karşılamaya yönelik oluşturulan projeler; teknik yapının gelişmesi ile beraber hayalleri zorlamaya başlamıştır. Enine genişleyen konutlar yerlerini çok katlı yapılara bırakmaya başlarken; en üst katta yüzme havuzu olan, helikopter pisti olan, boğaz manzaralı jakuziler ve son teknoloji ile donatılmış “residence”lar, lobiler etrafına yarleştirilmiş konutlar ile sosyal ilişkileri güçlendiren yapılar günümüzde lüks talebi olan müşterilerin en fazla rağbet gösterdikleri özellikler olmaya başlamıştır. İleride butik lüks projeler ile mimari anlamda küçük alanları değerlendirmek adına çok daha geniş kapsamlı projeler oluşturulmaya başlanacaktır.
Standartların yükselmesi, bay/bayan herkesi çok yoğun ve yorucu bir iş maratonuna girmeye mecbur bırakmıştır. Stres ve yorgunluktan bir süreliğine de olsa uzak kalınabilen evlerin beklentilere karşılık vermesi potansiyel müşteriler açısından çok önem taşıyor. Projelerin yapımı sırasında da sorulması ve yanıt aranması gereken konu; “sorunsuz, konforlu ve isteklerin bir çoğuna karşılık verebilecek konutları uygun alanlar içerisinde nasıl hayata geçirebiliriz” olmalıdır.
Özet olarak; mimari olarak bakıldığında lüks konutlar, aslında haddinden büyük alanlara sahip olmayan, güvenlik, sosyal, sportif faaliyetlerini kendi içerisinde çözmeyi başarmış, konut sahiplerine geleneksel olan konutlardan daha fazla rahatlık, teknolojik altyapı sağlayan, yeşil ve çevre dostu konutlar olmalıdır. Hem çevresel hem de bireysel bazda gürültü kontrolü, ısı ve su yalıtımları, yüksek standartlara sahip bir otel konforunda olabilmelidir.
Serter Karataban 05.12.2009